Hazreti Ömer (r.a.) rivayet etmiştir:
لاَاِلَهَ اِلاَّ اللهُ وَحْدَهُ لاَشَرِيكَ لَهُ لَهُ الْمُلْكُ وَلَهُ الْحَمْدُ يُحْيِى وَيُمِيتُ وَهُوَ حَىٌّ لاَيَمُوتُ بِيَدِهِ الْخَيْرُ وَهُوَ عَلَى كُلِّ شَيْئٍ قَدِيرٌ
«Lâ ilâhe illallahü vahdehû lâ şerîke leh. Lehül mülkü velehül hamdü yuhyî ve yümîtü ve hüve hayyün lâ yemûtü biyedihil hayru ve hüve alâ külli şey’in kadîr»1
Mânâsı: «Allah’dan başka hiçbir ilâh yoktur. Onun ortağı ve dengi yoktur. Mülk O’na aittir. Hamd, O’na mahsustur. Yaşatan ve öldüren O’dur. Kendisi ebediyyen diridir, asla ölmez. İyilik O’nun elindedir ve O her şeye kadirdir.»
اَللَّهُمَّ يَا مُفَتِّحَ اْلاَبْوَابِ اِفْتَحْ لَنَا خَيْرَالْبَابِ * اَللَّهُمَّ ارْزُقْنَا رِزْقًا حَلاَلاً وَرِزْقًا وَاسِعًا بِرَحْمَتِكَ يَااَرْحَمَ الرَّحِمِينَ اَنْتَ خَيْرُالرَّزِقِينَ
«Allahümme yâ müfettihal ebvâb, iftah lenâ hayral bâb. Allahümmer züknâ rizkan halâlen ve rizkan vâsîan birahmetike yâ erhamer râhımîn. Ente hayrur râzikıyn»
Mânâsı: «Ey kapıları açan Allahım bize en hayırlı kapıyı aç. Allahım bize helâl ve bol rızık ver. Ey Merhametillerin en merhametlisi Allahım (senin rahmetinden istiyoruz) sen rızık verenlerin en hayırlısısın.
- Tirmizî, Daavât: 38, (5/491.) ↩︎