Hz. Muammer, İslamiyet’in ilk yıllarında Müslüman oldu. İkinci kafileyle Habeşistan’a hicret etti. Bir müddet sonra Mekke’ye tekrar döndü. Medine’ye hicret etmekte bi­raz gecikti, bu sebeple savaşlara iştirak edemedi.

Veda Haccı’na katıldı. Peygamberimizin hizmetinde bulundu. Re­sû­lul­lah’ın devesi üzerinde bulunan “mahmil”i düzenlemekle vazifelendirilmişti. Bir defasında iyice bağla­madığı için “mahmil” yolda sallanmaya başladı. Peygamberimiz, “Muammer, bu mah­milin bağları gevşek gibi geliyor bana!” buyurdu. Muammer (r.a.), “Yâ Re­sû­lal­lah, ben her zamanki gibi onu sımsıkı bağlamıştım. Benim hizmetinizde bulunma şerefime gıpta eden biri gevşetmiştir!” dedi. Re­sû­lul­lah ﷺ tebessüm ederek, “Muammer, senin gönlün rahat olsun, ben senin yerine kimseyi tayin etmem!” buyurdu.

Bu bahtiyar sahabi, Re­sû­lul­lah’ın mübarek saçlarını kesme şerefine de nail oldu. Usturayı hazırladığında latife olarak, “Muammer! Re­sû­lul­lah, kulağının memesini sana tes­lim etmiştir.” buyurmuştu.

Muammer (r.a.) sevinçliydi, “Yâ Re­sû­lal­lah, bu, Allah’ın ne kadar büyük bir nimeti ve ihsanıdır ki, sizin saçınızı kesmek şerefine nail oldum!” diye cevap vermişti.[1]


_______________________________

[1]Tabakât, 4: 139; Müsned, 4: 242.