397
Ebu Musa (ra) anlatıyor: Resulullah ﷺ herhangi bir işi için bir adam gönderse şu tembihte bulunurdu: “Sevindirin, nefret ettirmeyin, kolaylaştırın, zorlaştırmayın.” (Ebu Davud, Edeb 20)
Ebu Musa (ra) anlatıyor: Resulullah ﷺ herhangi bir işi için bir adam gönderse şu tembihte bulunurdu: “Sevindirin, nefret ettirmeyin, kolaylaştırın, zorlaştırmayın.” (Ebu Davud, Edeb 20)
Şüfeyyü'l-Esmai, Ebu Hureyre'den naklediyor): Resulullah ﷺ buyurdular ki: “ Kıyamet günü ilk çağrılıcaklar, Kur'an'ı ezberleyen biri, ALLAH yolunda öldürülen biri ve bir de çok malı olan biridir. ALLAH Teâla Hazretleri…
Ka'b İbnu Mâlik (ra) anlatıyor: Resulullah ﷺ'ın şöyle söylediğini işittim: “Kim alim geçinmek, sefihlerle münazara yapmak ve halkın dikkatlerini kendine çekmek gibi maksatlarla ilim öğrenirse, ALLAH o kimseyi cehenneme atar.”…
Hz. Ebu Hureyre (ra) anlatıyor: Resulullah ﷺ bir gün: “Hüzün kuyusundan ALLAH'a sığının!” buyurdular. Oradakiler: “ Ey ALLAH'ın Resulü! Hüzün kuyusu da nedir?” diye sordular. “ O, cehennemde bir vadidir;…
Ebu Hureyre ve İbnu Ömer (ra) anlatıyor: Resulullah ﷺ buyurdular ki: “ Ahir zamanda, dinle dünyayı talebeden insanlar zuhur edecek. Bunlar, insanlar(a iyi görünüp, onları aldatmak) için öyle bir yumuşaklığa…
Ebu Hureyre (ra) anlatıyor: Resulullah ﷺ şöyle buyurmuştur: “Kıyamet gününde, ALLAH nazarında en kötü olanlardan bir kısmını da iki yüzlülerin teşkil ettiğini göreceksiniz. Bunlar bazılarına bir yüzle, diğer bazılarına da…
Ammâr İbnu Yâsir (ra) anlatıyor: Resulullah ﷺ buyurdular ki: “Kimin dünyada iki yüzü varsa kıyamet günü, ateşten iki dili olacaktır.” (Ebu Davud, Edeb 39)
Ebu Vâil anlatıyor: Hz. Üsame (ra)'yi işittim diyordu ki: Hz. Peygamber ﷺ buyurdular ki: “Kıyamet günü bir adam getirilip ateşe atılır. Karnındaki bağırsakları dışarı çıkar. Onları, eşeğin değirmen taşını dönderdiği…
Ebu Humeyd es-Saidi (ra) anlatıyor: “ Resulullah ﷺ zekat toplama işinde bir adam istihdam etti.-Bir rivayette “Beni Süleym'in zekatını toplama işinde” denmiştir- Adam vazifeden dönünce: “ Bu size aittir, şu…
Abdullah İbnu Amr İbni'l- As (ra) anlatıyor: Resulullah ﷺ buyurdular ki: “Sadaka, ne zengine ne de sakatlığı olmayan güçlüye helal değildir.” (Tirmizi, Zekat 23)
Ebu Zerr (ra) anlatıyor: Resulullah ﷺ Efendimiz buyurdular ki: “Dünyada zahidlik, helal olanı haram etmek veya malı ziyan etmekle olmaz. Gerçek zahidlik, ALLAH'ın elinde olana, kendi elinde olandan daha çok…
Ebu Hureyre (ra) anlatıyor: Resulullah ﷺ şöyle dua ederdi: “ALLAH'ım, Al-i Muhammed'in rızkını belini doğrultacak kadar ver -bir diğer rivayette- “yetecek kadar ver.” (Buhari, Rikâk 17)
Ebu Hureyre (ra) anlatıyor: Resulullah ﷺ buyurdular ki: “Fukaralar, cennete zenginlerden beş yüz yıl önce girerler. Bu (ALLAH'ın indinde) yarım gündür.” (Tirmizi, Zühd 37)
Hz. Ali (ra) anlatıyor): "Biz Resulullah ﷺ ile birlikte otururken uzaktan Mus'ab İbnu Umeyr (ra) göründü, bize doğru geliyordu. Üzerinde deri parçası ile yamanmış bir bürdesi vardı. Resulullah ﷺ onu…
Hz. Aişe (ra) anlatıyor: “ Bazı aylar olurdu, hiç ateş yakmazdık, yiyip içtiğimiz sadece hurma ve su olurdu. Ancak, bize bir parçacık et getirilirse o hariç.” Diğer bir rivayette: “…
İbnu Abbas (ra) anlatıyor: “ Resulullah ﷺ ve ailesi üst üste pek çok geceleri aç geçirirler ve akşam yemeği bulamazlardı. Ekmekleri çoğunlukla arpa ekmeği idi.” (Tirmizi, Zühd 38)
Numan İbnu Beşir (ra) anlatıyor: Hz. Ömer (ra) insanların nail oldukları dünyalıktan söz etti ve dedi ki: “Gerçekten ben Resulullah ﷺ'ın bütün gün açlıktan kıvrandığı halde, karnını doyurmaya adi hurma…
Hz. Enes (ra) anlatıyor: Resulullah ﷺ buyurdular ki: “ Şurası muhakkak ki, ALLAH hakkında benim korkutulduğum kadar kimse korkutulmamıştır. ALLAH yolunda bana çektirilen otuz gecelik bir ay boyu, Bilâl ile…
Ebu Talha (ra) anlatıyor: “ Resulullah ﷺ'a açlıktan şikayet ettik ve karınlarımızı açıp gösterdik. Herkeste bir taş vardı. Resulullah ﷺ da karnını açtı. O'nda iki taş vardı.” (Tirmizi, Zühd 39)
Ebu Katâde (ra) anlatıyor: "Ey ALLAH'ın Resulü, benim omuzlarıma kadar dökülen (gür) saçlarım var, tarayıp tanzim edeyim mi?” dedim. “ Evet , ona ikramda bulun.” dedi. (Muvatta, Şa'ar 6)