Ebu Eyyub el-Ensarî (r.a.)’tan rivayete göre; onun hurma kuruttuğu bir yeri vardı. Orada hurma vardı. Gulyabanî gelir, ondan bir şeyler alırdı… deyip, hadisin geri kalan bölümlerini anlattı ve nihayet şunları söyledi: Üçüncü defa o gulyabaniyi yakaladı. Ben: 'Seni Rasûlullah (s.a.)’in huzuruna götürmedikçe bırakacak değilim' dedi. Gulayabani: 'Sana bir şey söyleyeceğim, Âyete’l-kürsî’yi evinde oku. Sana ne şeytan, ne de bir başkası (kötülükle) yaklaşamayacaktır.' (Ebu Eyyub) Peygamberimiz (s.a.)’e gelince, ona: 'Esirin ne yaptı?' diye sordu. O da gulyabaninin neler söylediğini ona bildirdi. Allah Rasûlü: 'Aslında o pek yalancı birisi olmakla birlikte doğru söylemiştir' dedi.
Gul(yabani)’nin insan yiyen şeytan olduğu söylendiği gibi; cinlerin çeşitli renklere (kılıklara) bürünebilen türü olduğu da söylenmiştir. [1]
[Tirmizî, V, 158]
n
[1] Hafız ed-Dimyati, Hadislerle Amellerin Sevabı, çev. M. Beşir Eryarsoy, Bilimevi Basın Yayın, 3. Bs., İstanbul 2009, s. 349-350.